Galatasaray’ın Manchester United’la 3-3 berabere kaldığı maçı spor yazarları kaleme aldı. Usta kalem, dev müsabakanın hakemine sert çıktı.
UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu’nun 5’inci haftasında Galatasaray ile Manchester United arasındaki müsabakayı spor yazarları değerlendirdi. Usta kalem, sarı-kırmızılıların 3-3’lük eşitlikle ayrıldığı maçın ardından hakeme sert çıktı.
İşte Galatasaray – Manchester United maçı sonrası yapılan değerlendirmeler…
OLAĞAN ŞÜPHELİLER / BURCU KAPU
Tüm gün süren şiddetli yağmurla oynanıp oynanmayacağı son ana kadar belli olmayan Galatasaray- ManU maçı tarihlerine hatırlanacak bir maç daha bıraktı. Dün maçı izleyen herkes yıllar sonra “O gün berbat bir hava vardı” diye başlayacak cümlelerine ve ardından karşılıklı atılan gollerden bahsedecek.
Çoğu yorumcu tarafından favori gösterilen ama bence en kötü United’ın bile her zaman tehlikeli bir United olduğu maça çıkarken, herkesin üzerinde Bayern karşısında sergilenen etkileyici oyunun özgüveni vardı. Peki Galatasaray o oyunun bir benzerini oynayabildi mi? Hayır. Maça erken yenen iki golle başlayan sarı kırmızılılarda bu iki golün sebebini savunma üstünden veya gollerde verilen pozisyonlar üzerinden okumadan, belki de planın üzerinden değerlendirmek lazım. Yani başlangıç 11’inin ve Kaan Ayhan’ın yerinin. Galatasaray’ın başta Bayern maçı olmak üzere, bu sene kuvvetli ön alan presini yapıp sürdürmesinin en temel taşlarından biri Torreira’nın yanında Kaan’ın oynaması. Bu sayede ön alanda kurduğu baskıda kaybedilen toplar henüz rakip için pozisyona dönüşmeden merkezde geri kazanılarak, atak sürekliliği sağlıyordu. Bu da izleyen herkesi kendine hayran bırakan o görkemli oyunu ortaya çıkarıyordu. Alanya karşısında göz boyayan NDombele’ye herkes gibi Okan Hoca da güvenmesinin bedelini orta sahayı rakibine kaptırarak ödedi. Merkezdeki yardım çığlıklarına devre arasında kayıtsız kalıp değişiklik yapmamasının cezasını ise ManU üçüncü golü de atarak kesti. Bizler de oyuncuların lig maçlarındaki performanslarının Şampiyonlar Ligi için çok aldatıcı olduğu gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmiş olduk.
Bol gollü Alanya maçında çizdikleri olumlu tablonun çok uzağında iki oyuncu Zaha ve NDombele. İlk 20 dakika geçtiğinde Zaha sadece dört kez topa dokunmuştu. İkili mücadelelerde ayakta kalamayan, rakip takibi yaparken eksik kalan, pas ağında aksayan Zaha, sanırım “Belki bir şut çeker gol olur,” düşüncesiyle 88 dakika oynadı. Diğer olağan şüpheli NDombele ise 60 dakikada kulübeye gelirken sahaya çıkan Kerem ise takımın o ana kadar ön alanda ihtiyaç duyduğu hareketliliği kazandırdı. Bunu sadece ben demiyorum, İngiliz kanalında yorumcu United efsanesi Rio Ferdinand da maç esnası yorumlarında söyledi. Kerem Galatasaray için çok önemli bir oyuncu. Ama Galatasaray da Kerem’in kariyeri için çok önemli. Biraz daha sakin kalıp biraz daha eleştirilere hoşgörülü olup, yedek kalmaktan ya da tepkilerden etkilenmemeyi başarırsa bir seviye daha atlayacak.
Önemli bir, bir puanı cebine koyan sarı kırmızılılar için maç boyu en olumlu şey rakip her gol attığında reaksiyon göstermeleri oldu. Önce Ziyech, ardından oyuna sonradan giren Kerem’in muazzam golüyle gelen beraberlik, tribünün üzerindeki ölü toprağını da sıyırıp attı. İkinci yarıda yaptığı değişikliklerle savunmadan forvete bir çok oyuncunun yeriyle oynayan Okan Buruk’un aklından geçen maçı tutmak mıydı, kazanmak mıydı, işte onun gerçek cevabı da bir tek kendisinde.
YAZIKLAR OLSUN SENİN GİBİ HAKEME! / OSMAN ŞENHER
Galatasaray Şampiyonlar Ligi’nde daha farklı futbol oynuyor. Manchester United’ı hiç kimse küçümsemesin. Yok yedi eksiği varmış, antrenörüyle sorun yaşıyormuş, bunların hepsi hikaye, tay gibi bir takım. Fizik gücü mükemmel, orta sahası, forveti çok iyi basıyor. Dün takım oyununa ayak uyduramayan Ndombele biraz sallanınca United’ın her atağı rakip kalede gol tehlikesi oldu. Yenen ilk gole bakın Sacha Boey, beş metre geride dursa o topa vurdurmazdı.
Fernandes’in attığı ikinci gol de yine aynı köşeden, Muslera’nın bu topu çıkarması gerekirdi. Galatasaray’ın defansı ve orta sahası iyi mücadele etmesine rağmen, çok hatalar yaptılar. Yenen üçüncü golde sol stoper Abdülkerim neredeydi? Böyle büyük maçlarda hata affedilmiyor, rakip hemen seni cezalandırıyor. Her şeye rağmen Ziyech olsun, Icardi olsun, Zaha olsun olağanüstü mücadele ettiler. Hele Ziyech iki gol attı, bir gol attırdı. Faslı futbolcu takımı adına maçın yıldızı oldu.
İnanın çok üzüldüm. Böyle yeteneksiz, art niyetli hakemleri neden Şampiyonlar Ligi’ne veriyorlar? İlk yarıda sarı-kırmızılılar lehine yüzde yüzlük penaltıyı vermedi. Icardi’nin attığı golde bana göre ofsayt yok. Çizgi de çekilmedi. Bilemiyorum art niyet var mı? Yoksa yeteneksizlik mi? Ama sonuç olarak Galatasaray’a zarar verdi.
Ndombele zamanında çok iyi futbolcu olabilir ama şu an Şampiyonlar Ligi’nde oynayacak kapasitede performans ortaya koymuyor. Okan hoca daha fazlasını bekliyordu, ona güvendi, forma şansı verdi. Bir daha Avrupa kupalarında herhalde bu oyuncuya forma vermez. Sanchez’in sakatlanması, Cim Bom’un defansının dengesini bozdu. Sanchez orada mükemmel oynuyor, Kaan Ayhan da orta sahada harikalar yaratıyordu. Bir futbolcunun sakatlığı bütün takımın oyununu bozuyor. Bu sıkıntıyı da dün gece Galatasaray yaşadı.
Icardi fazla topla buluşamadı. Çok iyi marke edildi. Buna rağmen iki stopere de müthiş baskı yaptı. Icardi sakatlığını atlatmış bu belli. Temposu artmış. Orta sahaya geliyor top alıyor. Rakibiyle girdiği ikili mücadeleleri de kazanıyor. Ne olursa olsun Cim Bomlu futbolcuların hataları olsa da, iki farklı yenilgiden maçı 3-3’e getirmek kolay bir şey değil.
Kazanmak için Galatasaraylı oyuncular her şeylerini sahaya koydular. Şayet hakem; biraz iyi niyetli olsaydı, iki tartışmalı pozisyonda adaletli karar verseydi, bu maçın başlığı ‘zafer’ diye atardım ama olmadı. Bayern Münih maçında da, dün geceki maçta da Galatasaray hakemlerin kurbanı oldu.