Putin’in emriyle Sovyetler Birliği’nden bu yana en büyük sıçramayı gerçekleştiren silah endüstrisi, Ukrayna işgalinin ikinci yılına girilirken ekonomik bir dönüşümü de tetikledi.
Derleyen: Ayşe Kısakürek Ukrayna, savunması için mühimmat, silah ve teçhizat tedarik etmeye çabalarken, Rusya, son iki yılda, Vladimir Putin işgalini başlattığında pek çok Batılı savunma planlamacısının beklentisini aşarak, endüstriyel üretimde büyük bir artışa öncülük etti.
Toplam savunma harcamaları tahmini olarak Rusya’nın GSYİH’sının yüzde 7,5’ine yükseldi, tedarik zincirleri birçok temel girdiyi güvence altına alacak ve yaptırımlardan kaçacak şekilde yeniden tasarlandı ve mühimmat, araç ve ekipman üreten fabrikalar günün her saati çalışıyor. Rus savaş makinesini öngörülebilir gelecekte ayakta tutabilmek için genellikle iki kat fazla mesai ile 12 saatlik zorunlu vardiyalar yapılıyor.
Dönüşüm, savunmayı Rusya ekonomisinin merkezine yerleştirdi. Putin bu ay, güncel olarak tahmini 3.5 milyon Rus’un, yani nüfusun yüzde 2,5’inin istihdam edildiği askeri-endüstriyel komplekste 520 bin yeni iş yaratıldığını öne sürdü. Moskova Times’ın Kasım ayındaki Rusya işgücü verileri analizine göre, Rus fabrikalarında savaş ekipmanı üreten makinistler ve kaynakçılar artık birçok beyaz yakalı yönetici ve avukattan daha fazla para kazanıyor.
Putin Perşembe günü, ülkenin en büyük ana muharebe tankı üreticisi Uralvagonzavod’u ziyaret etti. İşçiler, 24 saat üretime geçen ilk şirketler arasında yer almakla iftihar ettiler. Rus lider, tesis için ilave 1500 kalifiye çalışanın yetiştirilmesine yardımcı olacak fon sözü verdi.
‘NATO RUSYA’YI HAFİFE ALDI’
Rusya’nın Ukrayna’daki işgali ikinci yılını doldururken, Moskova’nın orduya yaptığı büyük yatırımın, bu yıl Sovyetler Birliği’nden bu yana GSYİH içindeki en büyük pay olacağı öngörülen Avrupalı savaş planlamacılarını endişelendi. Buna göre uzmanlar, NATO’nun Rusya’nın uzun vadeli bir savaşı sürdürme kabiliyetini hafife aldığını söyledi.
Estonya Savunma Bakanlığı Politika Planlama Departmanı Müdür Yardımcısı Mark Riisik, “Rusya’nın kırılma noktasının nerede olduğunu hâlâ görmedik” dedi.
“Aslında ulusal bütçelerinin üçte biri askeri üretime ve Ukrayna’daki savaşa gidiyor. Ancak bunun toplumu gerçekten ne zaman etkileyeceğini bilmiyoruz. Bu yüzden bunun ne zaman duracağını söylemek biraz zor.”
Topçu savaşındaki önemli göstergelerden biri, uzmanların yılda 2.5 ila 5 milyon adet olarak belirlediği mermilerin yerli üretimi oldu. Riisik, trendlerin endişe verici olduğunu belirterek, üretimin önümüzdeki bir veya iki yıl içinde 4 milyon adedin üzerine çıkabileceğini kaydetti. Halihazırda Kuzey Kore’den bir milyondan fazla mermi ithalatı ve milyonlarca merminin stratejik stoku ise, Rusya’ya ek bir destek sağlıyor.
Bu rakam Rusya’ya 2024 veya 2025’te önemli toprak kazanımları elde etmek için gerekli kapasiteyi vermese de Ukrayna’yı ön saflarda önemli bir dezavantaja sokuyor. Rusya Ukrayna karşısında, topçu ateşinde en az üçe bir ve çoğu zaman ise daha da fazla üstünlüğe sahip. Riisik, Rusya’daki üretim seviyesiyle ilgili olarak, “Gerçekten beklediğimizden çok daha yüksek” dedi.
‘KALAŞNİKOF EKONOMİSİ’
Bunların büyük bir kısmı Rusya’nın askeri-endüstriyel kompleksinde, çoğu savaştan önce nadiren kar elde eden yaklaşık 6 bin şirketten oluşan devasa bir yapıda ortaya kondu. Öte yandan verimlilikteki eksiklik, Rus hükümetinin 2022 yılında aniden savunma üretimini artırmasıyla yedek kapasite ve esneklikle telafi edildi.
Londra merkezli Royal United Services Institute isimli düşünce kuruluşundan Rusya askeri ve ekonomisi uzmanı Richard Connolly, bunu ‘Kalaşnikof ekonomisi’ olarak nitelendirdi. Sistemi “Oldukça basit ama dayanıklı, büyük ölçekli kullanım ve çatışmalarda kullanılmak üzere inşa edilmiş” diyerek açıkladı.
Bu, genellikle sınırlar ötesinde yalın operasyonlar yürüten ve hissedarların kârını en üst düzeye çıkarmak için tasarlanan Batılı, özellikle Avrupalı silah üreticilerinden önemli ölçüde farklı.
Rusya, askeri endüstrisini genellikle emirle, personelini yeniden görevlendirerek, bütçeleri artırarak ve geçici olarak büyük siparişler vererek yönetebiliyor. Moskova, özellikle yaptırımların daha sıkı uygulanması halinde, füzeler gibi daha karmaşık silahların bileşenlerini bulmakta zorluk yaşayacak. Ancak şimdilik İskender balistik füzeleri ve Kh-101 seyir füzelerinin tedarikini sürdürmeyi başardı.
2023 yılının başlarında Rus hükümeti, top mermileri ve askeri araçlar gibi savaş çabalarındaki diğer önemli unsurların üretimini modernize etmek ve kolaylaştırmak için birkaç barut fabrikası da dahil olmak üzere bir düzineden fazla tesisi devlet holdingi Rostec’e devretti.
Ülkenin en büyüklerinden biri olan Kazan barut fabrikası, Aralık ayındaki işe alımlarda 500’den fazla işçiyi istihdam etti ve tesisteki ortalama aylık maaşlar üç kattan fazla artarak 25 bin rubleden (yaklaşık 8 bin Türk Lirası) 90 bin (yaklaşık 29.957 Türk Lirası) rubleye çıkarıldı. İş ilanları, gece yarısından sabah 08.00’e kadar gece vardiyası ve ön saflardan kaçmak isteyenler için askerlik hizmetinden korunma imkanı sunuyor.
‘SERVETİN EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ YENİDEN DAĞILIMI’
İstihdam edilenlerin çoğunun komşu bölgelerden getirilmesi gerekti. Bu ise, ülkedeki ciddi vasıflı işgücü sıkıntısının kanıtıydı. Bir ters köşe ile, fabrikalardaki işçiler için asıl rekabet, savaşa katılmak için kaydolanlara ayda 200 bin rubleden fazla maaş vaat eden ordu olabilir.
Rusya’nın çeşitli bölgelerinde böyle bir para ‘dönüştürücü’ olabilir. Moskova merkezli anket ve sosyolojik araştırma şirketi Levada Center yöneticisi Denis Volkov, “Savaş, yoksul sınıfların askeri-endüstriyel komplekse yapılan hükümet harcamalarından kâr elde etmesiyle, servetin eşi benzeri görülmemiş bir yeniden dağılımına yol açtı” dedi.
“Askeri fabrikalarda çalışan işçiler ve Ukrayna’da savaşan askerlerin aileleri birdenbire harcayacak çok daha fazla paraya sahip oldu. Gelirleri önemli ölçüde arttı.”
Levada’nın araştırması, ‘daha önce buzdolabı gibi tüketim mallarını satın almak için yeterli parası olmayanların artık orta sınıfa doğru ilerlediğini’ ortaya koydu.
Moskova yönetimi bunun bedelini gelecek yıl savunma harcamalarını yaklaşık 11 trilyon rubleye çıkararak ödeyecek. Bu, Sovyetler Birliği’nden bu yana ilk kez sosyal harcamaları aşacak olan yüzde 70’lik bir artış. Putin aynı anda savaşı finanse etmeye, sosyal harcamaları sürdürmeye ve aşırı enflasyondan kaçınmaya çalışıyor.
Carnegie Uluslararası Barış Vakfı yetkilisi Alexandra Prokopenko ise bunu ‘imkansız bir üçleme’ olarak adlandırıyor. Yüksek petrol fiyatları şimdilik ‘darbenin hafifletilmesine’ yardımcı oluyor. Ancak savaş Rus ekonomisini içeriden dönüştürmeye hazırlanıyor.
“Geçmişte, tüm Sovyet sonrası dönem boyunca, petrolün Rus ekonomisinin önde gelen sektörü olduğunu söylerdim. Şimdi bunun bedelini savunma ve petrol ödeyecek diyorum. Bu da uzun vadede sorunlara yol açıyor.”
24 SAAT ÜRETİM
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nün (IISS) yeni analizi, Rusya’nın geçen yıl 3 bin, savaşın başlamasından bu yana ise 8 bine yakın zırhlı savaş aracı kaybettiğini tahmin ediyor. Bu sayıya yakın bir araç üretemeyen Moskova, Connolly’nin diğer birçok devletin uzun zaman önce kurtulacağını söylediği eskimiş donanımları çoğunlukla yeniledi.
IISS’e göre Rus fabrikaları bu yıl 1500 ana muharebe tankı teslim ettiklerini savundu. Bunların 1180 ila 1280’i depodan çıkarılıp yenilendi. IISS uzmanları, yeniden etkinleştirilen zırhlı personel taşıyıcıları ve piyade savaş araçlarıyla birlikte bu rakamların, Rusya’nın ‘Ukrayna’ya yönelik saldırısını mevcut yıpratma oranlarıyla iki ila üç yıl daha, hatta belki daha da uzun süre devam ettirebileceği’ anlamına geldiğini belirtti.
Rusya’daki fabrikalar yeni üretim hatları inşa etti ve istihdam serilerine girişti, bazen üretimi artırmak için zorunlu çalıştırma yoluna gidildi. BMP-2 ve BMP-3 piyade savaş araçlarını üreten Kurganmashzavod, fabrikanın teslim tarihlerini karşılamasına yardımcı olmak amacıyla öğrenci ve hükümlü işçileri işe aldı.
‘ÜÇÜNCÜ BİR SEÇENEK YOK’
İşçiler yerel basına, Rusya’nın Ukrayna’daki işgali nedeniyle altı günlük haftalara ve 12 saatlik vardiyalara kaydırıldıklarını söyledi. Bir sendika lideri, yeni vardiyaların, Putin tarafından geçen Ağustos ayında yayınlanan ve işçilerin günde dört saati geçmediği sürece ‘kendi rızaları dışında’ ek süre çalışmasını gerektirebilecek özel bir emir çerçevesince uygulandığını aktardı.
Rusya Sanayi İşçileri Sendikası başkanı Andrei Chekmenyov, yerel bir gazeteye verdiği demeçte, “Bugün Rusya’da temel olarak devlet emirlerine sahip tüm askeri-endüstriyel işletmeler bu programa göre çalışıyor” dedi.
“Gerçekte ek vardiyaları reddetmek yasak. Ya kabul edersiniz veya kovulursunuz ve üçüncü bir seçenek yok.”